ABÂ



Gün içinde zilyonlarca kelime kullanıyoruz. Bir sözcüğü belki on farklı biçimiyle dile getiriyoruz. Gerçekten konuştuklarımızı anlıyor muyuz sizce? Ya da ne kastettiğimizi karşı tarafa, bizim aklımızdaki gibi aktarabiliyor muyuz?

Ne konuştuğumuzu bilmemize yarayacak ufak ipuçları serisine başlamaya niyetlendim. Asla okunmak derdim olmadığından, biraz kendi kendime konuşacağım ama ilgisi olanın elbet bu günlüğümde yeri olacak. Sevgilerimle. Başlayalım...




Abâ diye bir sözcüğümüz var, sözcük olarak bize bayağı uzak ama türemiş biçimini ara sıra kullanıyoruz.(Abayı yakmak...) Bakalım bunu derken ne kastediyoruz? Abâ->Yünün övülmesiyle yapılan kumaş ya da üste giyilen yakasız uzun giysi.


'abâ altında er yatar-> Bir insanı değeri giyimi kuşamıyla ölçülemez.


Abâ altından sopa göstermek-> Bir kimsenin imalı biçimde gözünü korkutmak.


Aba vakti yaba, yaba vakti aba -> İhtiyaçlar vaktinden önce ve ucuzken tamamlanmalıdır.
Abanın kadri yağmurda bilinir->Bir şeyin gerçek değeri ona gereksinim duyulduğunda anlaşılır.
"Sen mi verdin ona gönül yoksa o mu yaktı sana daha önce abayı?" -O.C. Kaygılı

1 yorum:

  1. Gerçek hayatta bilmemiz gereken kullanımları bize bu güzel açıklamalarla paylaştığınız
    için teşekkürler öğğğretttmeniiiimmm.

    YanıtlaSil

İYİLEŞİYORUM

 Uzun zaman oldu buraya yazmayalı. Yazmanın beni ne kadar rahatlattığını, içimdeki yüklerden ne kadar arındığımı unutalı yıllar olmuş. Hep b...